numara yayma cezası / İzni Olmadan Birinin Telefon Numarasını Başkasına Vermek Suç Oluşturur mu? - Hukuklu

Numara Yayma Cezası

numara yayma cezası

Kişisel Verileri Ele Geçirme, Yayma Suçu ve Cezası–TCK

Kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme veya yayma suçu, kişinin hayatının gizli alanında kalması gereken ve herkes tarafından bilinmesi mümkün olmayan kişisel verilerin hukuka aykırı bir şekilde ele geçirilmesi, başkasına verilmesi veya yayılması ile oluşur. Kanunda bu suç, “Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme veya Ele Geçirme Suçu” olarak düzenlenmiştir.

Kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçu, TCK’nın maddesinde seçimlik hareketli bir suç olarak düzenlenmiştir. Bu sebeple, aşağıdaki üç seçimlik hareketten herhangi birinin yapılması suçun oluşması için yeterlidir. Bunlar;

  • Hukuka aykırı olarak kişisel verilerin başkasına verilmesi,
  • Kişisel verilerin hukuka aykırı olarak yayılması,
  • Kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi.

TCK maddesinde yer alan kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi, yayılması veya başkasına verilmesi suçu; AİHS 8. Maddesi ve Anayasanın Maddesinde güvence altına alınan kişilerin özel hayatının gizliliği ve korunması hususunda bir suçtur. Kişisel verileri ele geçirme ve yayma suçu aşağıdaki suçlar ile çoğu zaman karıştırılmaktadır.

  • Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi, Kayda Alınması ve İfşa Edilmesi Suçu,
  • Özel Hayatın Gizliliğini İhlal Suçu,
  • Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Suçu,
  • Hakaret Suçu
kisisel verileri ele gecirme cezasi nedir

Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu Nedir?

TCK&#;nin maddesiyle düzenlenen suçun hareket unsuru, &#;hukuka aykırı olarak verme, yayma veya ele geçirme&#; biçiminde gösterilmiştir. Bu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Verme, yayma veya ele geçirme hareketlerinden birinin yapılması suçun oluşması için yeterlidir.

  • Verme, bir kimsenin elindeki bir şeyi bir diğerine sunması
  • Yayma, bir kimsenin elindeki bir şeyi birden fazla kimsenin bilgisine sunması, birden fazla kimseye vermesi, ulaştırması
  • Ele geçirme ise, bir kimsenin bir başkasının elinde olan bir materyali onun rızası dışında veya rızasıyla elde etmesi anlamlarına gelmektedir.

Verme ile yayma arasındaki fark, vermede daha ziyade bir kişiye ulaştırılması söz konusu iken, yayma da birden fazla kimseye elindeki do sunulması, ulaştırılması söz konusu olabilmektedir. Kanun koyucu verme ve yaymayı kişisel veriyi elinde bulunduran yönünden belirlerken, ele geçirmeyi k bilgiyi elinde olmayıp sahip olmak isteyen kişi açısından ele almıştır.

Örneğin, bir polis memuru yasal yollardan elde ettiği bir kimsenin telefon numaralarını bir başkasına ulaştırırsa, bu husus verme sayılacak; bu polis memuru telefon numaralarını gazetelere gönderirse, bu husus yayma olarak adlandırılacak; telefon numaralarını elinde olmayan kimse polis memurunda bunu almak için çabalayıp, alırsa ele geçirme söz konusu olacaktır.

TCK Madde &#; Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme

1) Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

2) Suçun konusunun, Ceza Muhakemesi Kanununun maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları uyarınca kayda alınan beyan ve görüntüler olması durumunda verilecek ceza bir kat artırılır.

Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu Şartları

Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu şartları şu şekilde ifade edilebilir;

  • Bu suçla korunan hukuki yarar; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 8’inci ve Anayasanın 20’inci maddesinde güvence altına alınan kişilerin özel hayatının gizliliği ve korunması hakkıdır. TCK’nın ’ıncı maddesinde tıpkı ’inci maddesinde olduğu gibi korunan hukuki değer genel olarak kişilerin özel hayatı ve hayatın gizli alanı, özelde ise kişisel verilerdir.
  • Fail, herhangi bir kişi olabilir. TCK’nın ’inci maddesine göre kişisel verileri hukuka aykırı olarak başkalarına vermek, yaymak veya ele geçirmek suçu, kamu görevlisi tarafından ve görevinin gerektirdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle veya belirli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle işlenirse, bu husus artırma nedenidir.
  • Bu suçun mağduru herkes olabilir.
  • Suçun kanuni tanımında belirtilen hareketlerden birinin yapılmasıyla beraber suç tamamlanmaktadır. Bir neticenin gerçekleşmesi bu suç tipinde aranmamaktadır. Suçun hangi hareketlerle işlendiği suçun kanuni tanımında açıkça gösterilmektedir. Bu sebeple bu suç bağlı hareketli bir suçtur. Mutlaka aktif, icrai bir davranışla işlenmesi gereken bir suç olduğu için , icrai hareketle işlenebilen bir suçtur. Türk Ceza Kanunu’nun ’ıncı maddesine göre bu suç seçimlik hareketli bir suçtur. Suçun kanuni tanımında gösterilen kişisel verileri hukuka aykırı olarak bir başkasına verme, yayma ve ele geçirme hareketlerinden birinin yapılmasıyla suç oluşmaktadır.
  • Bu suç kasten işlenebilen bir suçtur, taksirle işlenmesi mümkün değildir.

Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu Unsurları

Türk Ceza Kanunu’muzun ’ıncı maddesinde düzenlenen bu suç tipinin kanuni tanımı incelendiğinde görüleceği üzere, bu suçun faili, kişisel verileri hukuka aykırı olarak veren, yayan veya ele geçiren kişi şeklinde düzenlenmiştir. Bu hükme göre, verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunda fail yönünden herhangi bir özellik aranmamaktadır ve herkes bu suçun faili olabilmektedir.

Suçun mağduru, suç ile ihlal edilen varlık veya değerin sahibi olan gerçek kişidir. Kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme, yayma veya ele geçirme suçunun mağduru da, kişisel verinin ilgili bulunduğu kişidir. Bu suç tipinde fail de olduğu gibi mağdur yönünden de herhangi bir özellik aranmamaktadır. Herkes bu suçun mağduru olabilmektedir.

Kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme, yayma ve ele geçirme suçunun konusu kişisel verilerdir. Kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgiye kişisel veri denir. Bunlar; kimlik bilgileri, iletişim bilgileri, dernek ve vakıf üyelikleri, sağlık verileri, genetik ve biyometrik veriler, mali bilgiler, fotoğraf gibi kişiyi işaret eden verilerdir. Bu Bağlamda sadece bireyin isim, soyisim, doğum tarihi, doğum yeri gibi onun kesin teşhisini sağlayan bilgileri değil, aynı zamanda kişinin fiziki, ailevi, ekonomik, sosyal ve sair özelliklerine ilişkin bilgileri de kişisel veridir.

Verme, bir kimsenin elindeki bir şeyi bir diğerine sunması; yayma, bir kimsenin elindeki bir şeyi birden fazla kimsenin bilgisine sunması, birden fazla kimseye vermesi, ulaştırması; ele geçirme ise, bir kimsenin bir başkasının elinde olan bir materyali onun rızası  dışında veya rızasıyla elde etmesi anlamlarına gelmektedir. Örneğin bir memur yasal yollardan elde ettiği bir kimsenin telefon numarasını bir başkasını verirse, bu husus verme sayılacak; bir memur telefon numaralarını gazetelere gönderirse, bu husus yayma olarak adlandırılacak; telefon numaraları elinde olmayan kimse memurdan bunu almak için çabalayıp, alırsa ele geçirme söz konusu olacaktır.

Suçun kanuni tanımında belirtilen hareketlerden birinin yapılmasıyla beraber suç tamamlanmaktadır. Bir neticenin gerçekleşmesi bu suç tipinde aranmamaktadır. Suçun hangi hareketlerle işlendiği suçun kanuni tanımında açıkça gösterilmektedir. Bu sebeple bu suç bağlı hareketli bir suçtur. Mutlaka aktif, icrai bir davranışla işlenmesi gereken bir suç olduğu için , icrai hareketle işlenebilen bir suçtur. Türk Ceza Kanunu’nun ’ıncı maddesine göre bu suç seçimlik hareketli bir suçtur. Suçun kanuni tanımında gösterilen kişisel verileri hukuka aykırı olarak bir başkasına verme, yayma ve ele geçirme hareketlerinden birinin yapılmasıyla suç oluşmaktadır. Bu seçimlik hareketlere bakacak olursak;

Kişisel Verileri Bir Başkasına Vermek: TCK madde maddesi metninde yer alan ‘’ başkası’’ kelimesi hem gerçek kişileri hem de tüzel kişileri kapsamaktadır. Kişisel veriler hukuka aykırı olarak bu kişilerden birine verildiğinde suç oluşmuş olmaktadır. Kişisel veriler, bu kişiler çeşitli araçlarla verilmiş olabilmektedir. ( Posta, mektup, elektronik posta vb).

Kişisel Verileri Yayma :Kişisel verilerin yayılması demek, kişisel verilerin üçüncü kişilere duyurulması ya da dağıtılması anlamına gelmektedir. Örnek vermek gerekirse; internette bir web sitesinden kişilere ait verileri yayınlamak kişisel verileri yayma olarak değerlendirilmektedir.

Kişisel Verilerin Ele Geçirilmesi Suçu: Kişisel verilerin ele geçirilmesi fiili, başkasının hakimiyeti altında olan bir kişisel verinin, failin hakimiyeti altına girmesi ile gerçekleşmektedir. Kişisel verilerin kayıt altında tutulduğu bilgi ve belgelerin ele geçirilmesi ya da kişisel verilerin kayıtlı olduğu bilişim sistemlerine girilmesi şeklinde işlenebilmektedir.

Yukarıda bahsettiğimiz seçimlik hareketlerin gerçekleştirilmesiyle Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu oluşmuş olmaktadır. Bu suç teşkil eden hareketler nedeniyle herhangi bir zararın doğması şart değildir.

Bu suç kasten işlenebilen bir suçtur. Kanunumuzda bu suçun taksirle işlenebileceğine dair bir düzenleme bulunmadığı için, bu suçun taksirle işlenmesi mümkün değildir. Söz konusu suç tipinin gerçekleşebilmesi için failin suçunu konusunu oluşturan kişisel verilerin, kimliği belirli veya belirlenebilir bir gerçek kişiye ait bir bilgi olduğunu bilerek hareket etmiş olması gerekir.

  • Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu NitelikliHalleri

TCK’nın ’ıncı maddesinin 2’inci fıkrasına göre, ‘’ Suçun Konusunun CMK madde ’nın 5. ve 6. Fıkraları Uyarınca Kayda Alınan Beyan ve Görüntüler Olması’’  bir nitelikli hal olarak düzenlenmiş bulunmaktadır. Ayrıca TCK madde ’de; bu suçun “Kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle” veya “Belli bir meslek veya sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle” işlenmesi halleri, suçun diğer nitelikli halleri olarak düzenlenmiştir.

Bu her üç durumda cezayı ağırlaştıran nitelikli hal olarak karşımıza çıkmaktadır. TCK madde /2’de yer alan nitelikli halin varlığında ceza ‘’ bir kat’’ artırılırken; TCK madde ’de yer alan nitelikli halin varlığında ise ceza ‘’ yarı oranında’’ artırılmaktadır.  Bu suç tipinde cezayı azaltıcı bir nitelik hal düzenlenmemiştir.

1. Suçun Konusunun CMK md. ’nın 5. ve 6. Fıkraları Uyarınca Kayda Alınan Beyan ve Görüntüler Olması

TCK’nın ’ıncı maddesinin 2’inci fıkrasında; verileri hukuka aykırı olarak verme, yayma veya ele geçirme suçunun konusunun, çocukların cinsel istismarı veya nitelikli cinsel saldırı suçlarının mağdurlarının soruşturma evresinde kayıt altına alınan beyan ve görüntüleri olması durumunda, fail hakkında uygulanacak olan ceza bir kat artırılmaktadır şeklinde bir düzenleme yer almaktadır. Bu şekilde bir düzenleme getirilmesinin amacı; mağdurların korunması amacıyla soruşturma ve kovuşturma evrelerinde ifade ve beyanların kayıt altına alınmasının getirilmesi ve TCK ’ıncı maddesi kapsamında yapılacak olan ihlallerin, burada belirtilen nitelikteki kayıtları konu alması halinde failin daha ağır şekilde cezalandırılması öngörülmektedir.

2. Suçun Kamu Görevlisi Tarafından Görevinin Verdiği Yetki Kötüye Kullanılmak Suretiyle İşlenmesi

Kamu görevlisi tarafından, görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle bu suç tipi işlendiğinde suçun nitelikli hali gerçekleşmiş bulunmaktadır.  Bu suç tipinin oluşması için, failin yalnızca kamu görevlisi olması yeterli görülmemiş aynı zamanda failin kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme, yayma veya ele geçirme şeklindeki davranışının, kamu görevinin getirmiş olduğu yetkinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirilmiş olması gerekmektedir.

3. Suçun Belirli Bir Meslek ve Sanatın Sağladığı Kolaylıktan Yararlanmak Suretiyle İşlenmesi

Bu nitelikli halin uygulanabilmesi için, failin icra ettiği meslek veya zanaatın kişisel verilerin verilmesi, yayılması veya ele geçirilmesi yönünden ona bir kolaylık sağlamaya elverişli olması ve failin; kolaylıktan yararlanmak suretiyle kişisel veri ihlalini gerçekleştirmiş olması gerekir. Örnek vermek gerekirse; evlere yemek siparişi taşıyan bir kuryenin, bu şekilde telefon numarasını, ad ve soyadını öğrendiği kişiye mesaj atması yada araması ve bu şekilde kişiyi rahatsız etmesi durumunda, bu nitelikli hal uygulama alanı bulmaktadır.

Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu Cezası

  • Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu Temel Hali Cezası

Söz konusu suçun cezası kanunumuzda hapis cezası olarak düzenleme alanı bulmuştur. Bu suç tipinde adli para cezası ile cezalandırma düzenlenmemiştir. Yasal düzenlemeye göre; verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunun cezası 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasıdır.

  • Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu Nitelikli Hali Cezası

 Nitelikli unsurlar bakımından ise; suçun konusunun, nitelikli cinsel saldırı suçu mağdurunun veya mağdur olan çocuk ifadelerini içinde barındıran görüntü ve kayıtlar olması durumunda verilecek ceza bir kat arttırılır. TCK madde ’de düzenlenmiş olan, suçun kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle veya belli bir meslek veya sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle işlenmiş olması halinde ise verilecek ceza yarı oranında artırılır.

Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu Özel Görünüş Biçimleri

Kişisel verileri hukuka aykırı aykırı olarak verme, yayma veya ele geçirme suçu, hareketi incelerken de değinildiği üzere, bir sırf hareket suçudur. Bu itibarla verme, yayma veya ele geçirme şeklindeki hareket biçimlerinden birinin gerçekleştirilmesi ile birlikte suç oluşur; ayrıca bir neticenin gerçekleşmesi aranmaz. Bu nedenle de, bu suç teşebbüse elverişli bir nitelikte değildir.  Ancak suçun icra hareketlerinin parçalara bölünebilmesi ve bu hareketlerin failin elinde olmayan nedenler ile tamamlanamamış olması durumunda, teşebbüs hükümlerinin uygulanması mümkün olabilmektedir.

Bu suç tipinde suça iştirakin her şekilde gerçekleşmesi mümkün kabul edilmektedir. Yukarıda bahsetmiş bulunduğumuz seçimlik hareketler failler arasında önceden anlaşmaya dayalı bir suç işleme kararı kapsamında ortaya çıkmış ise bu takdirde suça iştirak hükümleri uygulanabilmektedir. Faillerin arasında suç işleme konusunda bir anlaşma bulunmamakta ise suça iştirak hükümleri uygulama alanı bulamamaktadır. Aralarında bir anlaşma olmadan failler bu suçu işlemişler ise her biri açısından ayrı bir suç işlenmesi söz konusu olmaktadır.

Kişisel verileri hukuka aykırı olarak, yayma veya ele geçirme suçunun bileşik suç biçiminde ortaya çıkması söz konusu olabilmektedir.  Bu durumda, TCK madde ’daki suçu oluşturan hareket biçimlerinin, bir başka suçun unsuru veya cezayı ağırlaştıran bir nitelikli hali olarak ortaya çıkması durumunda, TCK madde ’dan dolayı ayrıca bir ceza verilmemektedir.

Kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme, yayma veya ele geçirme suçu zincirleme şekilde de işlenebilmektedir. Buna göre, aynı kişiye ait bulunan kişisel verilerin, aynı suç işleme kararının kapsamında olarak değişik zamanlarda başkaca kişilere verilmiş, yayılmış veya ele geçirilmiş ise, uyarınca zincirleme suç hükümleri uygulama alanı bulmaktadır. Bu kapsamdaki fiiller hakkında tek bir ceza uygulanmaktadır ancak verilecek olan bu ceza dörtte birden dörtte üçüne kadar arttırılmaktadır.

Cezanın Ertelenmesi, Adli Para Cezasına Çevrilmesi ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

  • Adli Para Cezasına Çevirme

Adli para cezası, hapis cezasıyla beraber veya tek başına uygulanabilen bir yaptırım türüdür. Bu suç tipinin yasal düzenlemesi incelendiğinde hapis cezasının yaptırım türü olarak düzenlendiğini görmekteyiz. Belli koşulların gerçekleşmesi durumunda bu hapis cezası adli para cezasına çevrilebilmektedir.

  • Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması; bir suç işleyen sanık hakkında verilen cezanın belli bir denetim süresi içerisinde sonuç doğurmaması, denetim süresi içerisinde belli koşullar yerine getirildiğinde ceza kararının hiçbir sonuç doğurmayacak şekilde ortadan kaldırılması davanın düşmesine neden olan bir ceza muhakemesi kurumudur. Bu suç tipinde HAGB kararı verilmesi mümkündür. HAGB kararı verilebilmesi için suçun cezasının 2 yıl veya daha az olması gerekmektedir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, cezanın ertelenmesi kurumundan farklı olarak mahkemece verilen cezanın sanık hakkında aleyhine bir hukuki sonuç doğurmaması şeklinde sonuçlanmaktadır.

Sanık hakkında cezanın infaz edildiğinin sayılmasını sağlayan bu kurum verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme veya verme suçunda da uygulama alanı bulmaktadır.  Ancak cezanın ertelenebilmesi için gerekli şartlar vardır. Öncelikle kişinin işlediği suçtan dolayı 2 yıl ya da daha az süreli hapis cezasına hükmedilmiş olması gerekmektedir.

Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçunda Soruşturma ve Kovuşturma Aşaması

Kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçu, şikayete tabi suçlar kategorisinde yer almamaktadır. Bu sebeple de, suçun soruşturulması için müşteki tarafından şikayet başvurusu yapılması gerekmemektedir. Herhangi bir şekilde suçun işlendiği öğrenildiği zaman, savcılık resen soruşturma başlatmalıdır.

Suçun soruşturulması ve kovuşturma yapılması, TCK’nın maddesi ile kişisel verilerin kaydedilmesi suçu ayrık tutulduğundan, şikâyete bağlı değildir, soruşturulması ve kovuşturulması resen yapılmalıdır.

Kamu görevlisinin görevi sebebiyle bu suçu işlemesi halinde, soruşturma sayılı Yasaya göre, yetkili merciden soruşturma izni alındıktan sonra yapılması gerekir.

Suçun dava zamanaşımı süresi 8 yıl olup, suçun işlendiği tarihten itibaren 8 yıl geçmeden mağdur aleyhine işlenen bu suç savcılığa bildirilmelidir. Aksi takdirde, dava zamanaşımı süresi dolacağından suç ile ilgili soruşturma yapılamayacak ve iddianame tamamlanmadığından da kovuşturma aşamasına geçilemeyecektir.

Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu Gözaltı Ve Tutukluluk Hali

Gözaltı hali, CMK’nun 91’inci maddesinde düzenlenmiştir. Usule uygun olarak yakalanan kişi, Cumhuriyet Savcılığınca bırakılmazsa, soruşturmanın tamamlanması için gözaltına alınmasına karar verilebilir. Gözaltı süresi, yakalama yerine en yakın hakim veya mahkemeye gönderilmesi için zorunlu süre hariç, yakalama anından itibaren yirmidört saati geçemez. Yakalama yerine en yakın hakim veya mahkemeye gönderilme için zorunlu süre oniki saten fazla olamaz. O halde gözaltı süresi toplam 36 saati geçemez.

Gözaltına alma, bu tedbirin soruşturma yönünden zorunlu olmasına ve kişinin bir suçu işlediği şüphesini gösteren somut delillerin varlığına bağlıdır.

Toplu olarak işlenen suçlarda, delillerin toplanmasındaki güçlük veya şüpheli sayısının çokluğu nedeniyle; Cumhuriyet savcısı gözaltı süresinin, her defasında bir günü geçmemek üzere, üç gün süreyle uzatılmasına yazılı olarak emir verebilir. Gözaltı süresinin uzatılması emri gözaltına alınana derhal tebliğ edilir.

Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yer alan bu düzenlemelere göre Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunda Cumhuriyet savcısının gözaltı kararı vermesiyle gözaltı halinin gerçekleşmesi mümkündür.

Tutuklama ceza muhakemesinde yer alan, hakim kararıyla Anayasada ve yasada belirtilen koşulların gerçekleşmesiyle kişi hakkında henüz suçluluğu kesinleşmeden verilen ve özgürlüğünü geçici olarak kaldıran bir koruma tedbiridir. Ceza muhakemesi sırasında delillerin korunmasını, sanığın veya şüphelinin kaçmasını önleyerek böylece muhakeme sonunda verilebilecek olan özgürlüğü bağlayıcı cezanın yerine getirilebilmesini sağlamaya yönelik geçici nitelikte bir araçtır. Ayrıca tutuklama tedbirinin orantılı ve ölçülü olması gerekmektedir.

Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunda tutuklama kararı verilebilmesi mümkündür. Asliye Ceza Mahkemesinin görev alanına giren bu suçta tutukluluk süresi; soruşturma evresinde 6 ayı, kovuşturma evresinde ise 1 yılı geçemez, bu süre zorunlu hallerde 6 ay uzatılabilir. Özetle; soruşturma veya kovuşturma konusu suç hakkında tutuklama süresinin üst sınırı 1,5 yıl olmaktadır.

Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçunda Şikayet Süresi, Zamanaşımı, Uzlaşma, Etkin Pişmanlık, Görevli ve Yetkili Mahkeme

Bu suç tipinde herhangi bir şikayete bağlı olmaksızın savcılık makamı soruşturma ve kovuşturma aşamalarına ilişkin olarak süreci resen yürütmektedir. Ancak bu suçun ihbar edilmesi ya da şikayet olmadan başlaması dava zamanaşımı içerisinde gerçekleşmek zorundadır.

Kanunda suç olarak öngörülen fiillerin işlenmesinden sonra, yine kanunda öngörülen belirli sürelerin geçmesi halinde fail hakkında kamu davasının açılmasını engelleyen veya açılmış davanın devam etmesine engel teşkil eden kurum dava zamanaşımıdır. Açılmış kamu davasında dava zamanaşımı dolması halinde CMK’nın ’üncü maddesi gereğince davanın düşmesine karar verilmektedir. Muhakeme hukukunda bir muhakeme şartı olarak kabul edilen dava zamanaşımının dolması halinde savcılıkça dava açılmayacak ve kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilecektir.

Suçun dava zamanaşımı süresi 8 yıl olup, suçun işlendiği tarihten itibaren 8 yıl geçmeden mağdur aleyhine işlenen bu suç savcılığa bildirilmelidir. Aksi takdirde, dava zamanaşımı süresi dolacağından suç ile ilgili soruşturma yapılamayacak ve iddianame tamamlanmadığından da kovuşturma aşamasına geçilemeyecektir.

Uzlaşma; uzlaştırma kapsamına giren bir suç nedeniyle başlatılan soruşturma veya kovuşturma sırasında; şüpheli veya sanık ile mağdur, suçtan zarar gören veya kanuni temsilcinin, Cumhuriyet savcısı tarafından görevlendirilen tarafsız bir uzlaştırmacı tarafından anlaştırılmaları suretiyle, uyuşmazlığın giderilmesi sürecidir.

Suçun soruşturulması şikayete bağlı olmadığı ve ayrıca bu suça CMK madde ’de sayılan suçlar arasında yer verilmediği için uzlaştırma hükümlerine tabi değildir.

Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanacağı açıkça kanun maddesinde belirtilmemişse etkin pişmanlığa ilişkin bir uygulama söz konusu olmamaktadır. Etkin pişmanlıkta en önemli husus sanığın ya da şüphelinin suça ilişkin eylem sonucunda sebep olduğu zararı gidererek samimi pişmanlık duyguları içerisinde suça ilişkin kayda değer bilgiler vermesidir. Kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanmamaktadır.

  • Görevli ve Yetkili Mahkeme

Bu suç tipinde görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesi’dir. Yetkili mahkeme ise suçun işlendiği yer mahkemesidir. Bu suçun işlenmesinde yetkili mercii, verme, yayma veya ele geçirme işlemenin gerçekleştiği yer yetkili merciidir.

Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suç Duyurusu Örneği

….. Cumhuriyet Başsavcılığına

Mağdur    : Ad Soyad/ TC- Adres

Şüpheli    : Ad Soyad/ TC- Adres

Suç            : Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu

Suç Tarihi: …/…/…

Açıklamalar

  • Olayı Anlatınız
  • Olayı Anlatınız
  • Olayı Anlatınız

Hukuki Nedenler  : TCK m. ve ilgili mevzuat

Sonuç ve İstem      : Şüpheli hakkında gerekli kovuşturmanın yapılarak Türk Ceza Kanunun madde gereğince cezalandırılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim …/…/…

                        Ad Soyad- İmza

Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu Yargıtay Kararları

Yargıtay Ceza Dairesi  / Esas  / Karar

  • Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu
  • Türk Ceza Kanunu Madde

Dosya kapsamına göre; sanığın bir dönem arkadaşlık yaptığı mağdurun kişisel bilgilerini ve resimlerini kullanarak mağdur adına sahte facebook hesabı açması şeklinde gerçekleşen olayda; sanığın sübut bulan eyleminin TCK’nın /1. madde ve fıkrasında düzenlenen verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunu oluşturduğuna ilişkin yerel mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.

 Yargıtay Ceza Dairesi  / Esas  / Karar

  • Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme veya Ele Geçirme Suçu
  • Türk Ceza Kanunu Madde

Sanık &#;’ın, &#; &#; isimli sahte facebook hesabı üzerinden, katılan &#; ile onun annesi olan katılan &#;’in ve katılan &#; ile onun kardeşi olan İlhan’ın birlikte çektirdikleri fotoğrafları, onların rızasına aykırı şekilde yayımladığı olayda;
Daha önce katılanların bilgisi ve rızası dahilinde farklı facebook hesaplarında yayımlandığı anlaşılan katılanların günlük kıyafetleriyle poz vermiş şekilde çektirdikleri resimleri, katılanların başkalarının görmesini ve bilmesini istemeyecekleri özel yaşam alanlarına ilişkin görüntüler olarak kabul edilemeyeceğinden…

Katılanların kişisel veri niteliğindeki resimlerini, hukuka uygunluk nedenlerinin bulunmaması nedeniyle hukuka aykırı olduğunda tereddüt bulunmayan bir yöntemle sahte facebook hesabı üzerinden yayımlayan sanığın eyleminin, TCK&#;nın /1. madde ve fıkrasında tanımlanan verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek, yasal ve yeterli olmayan gerekçelerle sanık hakkında TCK&#;nın /2. madde ve fıkrasında düzenlenen görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,..

 Yargıtay Ceza Dairesi  / Esas  / Karar

  • Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme veya Ele Geçirme Suçu
  • Türk Ceza Kanunu Madde

Sanığın, baldızı ile baldızının eşinin birbirlerine gönderdikleri içeriği özel mesajlarla onların cinsel ve fiziksel mahremiyetlerine ilişkin özel yaşam alanı kapsamındaki görüntülerini görüp, kopyalarını cep telefonuna kaydetmesi biçiminde iddianamede tarif edilen eylemlerinin, zincirleme şekilde TCK&#;nın /, / madde, fıkra ve cümlelerindeki haberleşmenin gizliliğini ihlal, zincirleme şekilde TCK’nın /, / madde, fıkra ve cümlelerindeki özel hayatın gizliliğini ihlal suçları kapsamında değerlendirilebileceği ve anılan suçların sayılı Kanun&#;un maddesi ile değişik CMK&#;nın /1-a madde, fıkra ve bendi gereğince uzlaşmaya tabi suçlardan olduğu gözetilerek…

CMK’nın uzlaşma başlıklı ve madde hükümleri uygulanmak suretiyle sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, hukuki nitelendirmede yanılgıya düşülüp, eksik incelemeye ve yetersiz gerekçeye dayalı olarak TCK’nın /1. madde ve fıkrasındaki verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,…

Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Kişiye ait cep telefonu numarasının kullanılması bu suçun oluşmasına sebep olur mu?

Bir başkasının cep telefonu numarasının izni dahilinde olmadan paylaşılması durumunda kişisel verileri ele geçirme veya yayma suçu oluşmuş olmaktadır.

Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme cezası nedir?

TCK’nın ’ıncı maddesinde “Kişisel Verileri Ele Geçirme veya Yayma Suçu” düzenlenmiş olup ‘’ Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır’’ hükmü yer almaktadır.

İzinsiz video paylaşımı suç mudur?

Kişinin fotoğrafının veya videosunun izni dahilinde olmadan sosyal medyadan paylaşılması ‘’Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme veya Ele Geçirme ‘’suçunu oluşturur. Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Kişisel veriler nelerdir?

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Tasarısının gerekçesine baktığımızda; ‘’ Kişisel veriler; sadece bireyin adı, soyadı, doğum tarihi ve doğum yeri gibi onun kesin teşhisini sağlayan bilgiler değil, aynı zamanda kişinin akli, psikolojik, fiziki, kültürel, ekonomik, sosyal ve sair özelliklerine ilişkin verilerdir. Bir kişinin belirli veya belirlenebilir olması, mevcut verilerin herhangi bir şekilde bir gerçek kişiyle ilişkilendirilmesi suretiyle, o kişinin tanımlanabilir hale getirilmesini ifade eder.

Yani verilerin; kişinin fiziksel, ekonomik, kültürel, sosyal veya psikolojik kimliğini ifade eden somut bir içerik taşıması veya kimlik, vergi, sigorta numarası gibi herhangi bir kayıtla ilişkilendirilmesi sonucunda kişinin belirlenmesini sağlayan tüm halleri kapsar. İsim, telefon numarası, motorlu taşıt plakası, sosyal güvenlik numarası, özgeçmiş, resim, görüntü ve ses kayıtları, parmak izleri, genetik bilgiler gibi veriler dolaylı da olsa kişiyi belirlenebilir kılabilme özellikleri nedeniyle kişisel verilerdir’’ biçiminde geniş bir şekilde gösterilmiştir.

Hukuklu Bilgi Bankası

Özet: İzni olmadan birinin telefon numarasını başkasına vermek, kişisel verileri hukuka aykırı olarak yayma suçunu oluşturur.

Mahkemesi : Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi :
Numarası : //
Suç : Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme veya Ele Geçirme

K A R A R

Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:

Belirli veya belirlenebilir bir kişiye ait her türlü bilginin, başkasına verilmesi, yayılması ya da ele geçirilmesi, TCK&#;nın /1. maddesinde “Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme” başlığı altında suç olarak tanımlanmış olup, eylemin; kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak ya da belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle gerçekleşmesi hali, aynı Kanunun maddesinde cezada artırım nedeni olarak öngörülmüştür.

Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunun maddi konusunu oluşturan “kişisel veri” kavramından, kişinin, yetkisiz üçüncü kişilerin bilgisine sunmadığı, istediğinde başka kişilere açıklayarak ancak sınırlı bir çevre ile paylaştığı nüfus bilgileri (T.C. kimlik numarası, adı, soyadı, doğum yeri ve tarihi, anne ve baba adı gibi), adli sicil kaydı, yerleşim yeri, eğitim durumu, mesleği, banka hesap bilgileri, telefon numarası, elektronik posta adresi, kan grubu, medeni hali, parmak izi, DNA&#;sı, saç, tükürük, tırnak gibi biyolojik örnekleri, cinsel ve ahlaki eğilimi, sağlık bilgileri, etnik kökeni, siyasi, felsefi ve dini görüşü, sendikal bağlantıları gibi kişinin kimliğini belirleyen veya belirlenebilir kılan, kişiyi toplumda yer alan diğer bireylerden ayıran ve onun niteliklerini ortaya koymaya elverişli, gerçek kişiye ait her türlü bilginin anlaşılması gerekir. Herkes tarafından bilinen ve/veya kolaylıkla ulaşılması ve bilinmesi mümkün olan kişisel bilgiler de, yasal anlamda “kişisel veri” olarak kabul edilmekte ise de, anılan maddenin uygulama alanının amaçlanandan fazla genişletilerek, uygulamada belirsizlik ve hemen her eylemin suç oluşturması gibi olumsuz sonuçların doğmaması için, maddenin uygulamasında, somut olayın özellikleri dikkate alınarak titizlikle değerlendirme yapılması, olayda herhangi bir hukuk dalı tarafından kabul edilebilecek bir hukuka uygunluk nedeni veya bu kapsamda nazara alınabilecek bir hususun bulunup bulunmadığının saptanması ve sanığın eylemiyle hukuka aykırı hareket ettiğini bildiği ya da bilebilecek durumda olduğunun da ayrıca tespit edilmesi gerekir.

TCK&#;nin /1. maddesinin, “Bu madde hükmü ile hukuka uygun olarak kaydedilmiş olsun veya olmasın, kişisel verileri hukuka aykırı olarak başkalarına vermek, yaymak veya ele geçirmek, bağımsız bir suç olarak tanımlanmıştır.” şeklindeki gerekçesinden de anlaşılacağı üzere, kişisel verilerin, “verildiği”, “yayıldığı” veya “ele geçirildiği”nin kabul edilebilmesi için, kişisel verilerin kaydedilmiş halde bulunması, kaydedilmiş haliyle başkalarına verilmesi, yayılması ya da ele geçirilmesi gerekir. Kişisel verilerin kaydedilmeden önce öğrenilmesi, hafızada tutulan kişisel verilerin başkalarına açıklanması, kişisel verilere salt duyu organları aracılığıyla vakıf olunması, ancak TCK&#;nın /1. maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçu kapsamında değerlendirilebilir.

Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde, sanık &#;.. &#;un, ayrıldığı kız arkadaşı olan şikayetçinin, kendisinde kayıtlı olan kişisel veri niteliğindeki telefon numarasını, şikayetçinin rızası dışında diğer sanık &#;.. &#;a verdiği olayda; şikayetçinin telefon numarasını hukuka aykırı olarak yayan sanık &#;.. ile telefon numarasını hukuka aykırı olarak ele geçiren sanık &#;&#;. &#;un eyleminin, TCK&#;nın /1. maddesine uyan verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunu oluşturacağı gözetilmeden, ayrı ayrı mahkumiyetleri yerine,telefon numarası vermek şeklinde gerçekleşen eylemin kişisel verilerin ele geçirilmesi ve yayılması olarak değerlendirilemeyeceği” biçimindeki isabetsiz gerekçeyle beraatlerine karar verilmesi,

S O N U Ç

Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan sayılı CMUK&#;un maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY YAZISI

Sanık Turgut’un, kendisinde kayıtlı katılana ait telefon numarasını diğer sanık Onur’a vermesi şeklinde gerçekleşen olayda, mahalli mahkemenin kişisel verileri verme ve ele geçirme suçunun oluşmadığına dair beraat kararı, dairemiz çoğunluğunca eylem TCK’nun /1. maddesi kapsamında kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme ve ele geçirme olarak değerlendirilip hüküm bozulmuştur. Biz aşağıdaki gerekçelerle bozma içeren düşünceye katılmıyoruz.

İtiraz gerekçelerimiz; Türk Ceza Kanunu’nda kişisel verilerle ilgili bir tanım ve sınırlandırmanın yapılmaması nedeniyle kişisel verilerle ilgili maddeler suçta ve cezada kanunilik ilkesini ihlal ettiğinden Anayasa’ya aykırı oldukları, tanım yapılmamasının sınırlarını suçta ve cezada kanunilik ve belirlilik ilkesi nazara alınarak belirlenmesi ve son olarak ta eylemin özel kanunlardaki düzenlemeler nazara alınarak çözümlenmesi ve bu haliyle ceza hukuku alanında değerlendirilemeyeceği başlıklarında olacaktır.
Bunlar;

1-Yürürlükteki mevzuatta kişisel veri tanımının yapılmadığı gözetildiğinde kişisel verilerle ilgili suçların düzenlendiği TCK&#;nın ve maddeleri suçta ve cezada kanunilik ve belirlilik (açıklık) ilkesine uymadığından Anayasa’ya aykırıdırlar. Kişisel verilerle ilgili suç düzenlemeleri ilk olarak 01 Haziran tarihinde yürürlüğe giren sayılı TCK&#;nın , ve maddeleri ile ceza mevzuatımıza girmiştir. TCK&#;nın maddesinde kişisel verilerin kaydedilmesi, maddesinde verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme, maddesinde ise verileri yok etmeme suçu düzenlenmiştir.
Kişisel verilerin kaydedilmesinin düzenlendiği maddenin gerekçesinde &#;Suçun konusu kişisel verilerdir. Gerçek kişiyle ilgili her türlü bilgi, kişisel veri olarak kabul edilmelidir.&#; şeklinde bir açıklama bulunmaktadır.
Peki, kişiyle ilgili her türlü bilgiler nelerdir. Bunların bir kısmını sıralayacak olursak:

Acaba bu kadar bilgilerden hangilerinin kaydı veri olarak kabul edilip kayda alınması (TCK, m) ve hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçu olarak (TCK, ) kabul edilip üst sınırı 4 yıla kadar hapis cezası ile bu suçları işleyenler cezalandırılacaktır. Bilgilerden de anlaşılacağı gibi, bunların büyük bir çoğunluğu herkes tarafından bilinmektedir. O halde herkes tarafından maruf ve meşhur olan kişiyle ilgili bir bilgiyi kaydetmenin, birisine vermenin veya yaymanın suç olarak cezalandırılması nasıl olacaktır. İşte burada karşımıza bu suçları işleyenler bakımından tanım yapılmamasının zararı olan suçta ve cezada kanunilik ve belirlilik ilkesinin ihlali çıkmaktadır. (Veli Özer Özbek, Mehmet Nihat Kambur, Koray Doğan, Pınar Bacaksız, İlker Tepe, Türk Ceza Hukuku, Özel Hükümler, 2.B, Ankara , s)
Anayasa Mahkemesi suçta ve cezada kanunilik ve belirlilik ilkesine bağlı kalınmasının gerekliliğine kararlarında vurgular yapmaktadır. (Anayasa Mahkemesinin, / sayılı kararı)
Bilimsel görüşlere baktığımızda da belirlilik ilkesinin önemli ve vazgeçilmez bir ilke olduğu kabul edilmektedir. (Mahmut Koca, İlhan Üzülmez, Türk Ceza Kanunu Genel Hükümler, funduszeue.infoı, Ankara , s)
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de verdiği birçok kararında belirlilik ilkesinin suç içeren hükümlerde bulunmasını aramıştır. (İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi; Sunday Times/Birleşik Krallık Kararı; //74; ATAD, 23 Kasım , Arblade ve Leloup Kararı, C/96 ve/96, Zikreden MANACOR-DA, , Avrupa Birliği Ceza Hukukunun Esasları, Ümit Kocasakal, İstanbul , s. ; Osman Doğru, Atilla Nalbant, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi, Açıklama ve Önemli Kararlar, Ankara , s)
İşte veri tanımının yapılmaması nedeniyle suçta ve cezada kanunilik ve açıklık ilkesi gereği veri ile ilgili suç düzenlemeleri Anayasaya aykırıdır. Bu hususun mahalli mahkemece, temyiz incelemesi yapan dairemizce de Anayasaya aykırı olduğu ve iptali gerekçesiyle Anayasa Mahkemesine götürülmesi gerekirdi.

2-Ceza hukuku uygulamasında kişisel veri kavramının sınırlarının çizilmesi gerekir.
Suç içeren bu hükümlerdeki belirsizliği, suçla orantılı ceza uygulanmasının gerekliliği ilkesini taşımadığını gören bilim adamları suç olarak kabul edilebilecek kişisel verilerin kaydının sadece TCK’nın /2. maddesindeki bilgilerin (Kişilerin, siyasî, felsefî veya dinî görüşler, ırkî kökenler, ahlâkî eğilimler, cinsel yaşamları, sağlık durumları veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgiler) veri olarak kabul edilebileceği, bunların dışındaki bilgilerin suç kapsamında değerlendirilemeyeceği yönünde bilimsel görüşler ileri sürmüşlerdir. (Zeki Hafızoğulları, Muharrem Özen, Özel Hayata ve Hayatın Gizli Alanına Karşı Suçlar, Ankara Barosu Dergisi, Yıl 67, sayı 4, , s.9)
Herkes tarafından bilinen veya kolaylıkla bilinmesi mümkün verileri bu kapsamda kabul etmek, maddenin kapsamının dayanılmaz ölçüde genişletmek anlamına geleceğinden ”kişisel veri” kavramını bu anlamda dar yorumlamakta zorunluluk vardır. (Hakan Hakeri, Tıp Hukuku, Ankara, 5.B, , s)
Kişisel verilerin ceza hukuku anlamında suç konusu olabilmeleri, hassas kişisel bilgiler (veriler) hariç, şu şekilde bir sınırlamaya tabi tutarak suçta ve cezada kanunilik ve belirlilik ilkesine uymayan hükmü kısmen adaletli bir uygulamaya sokabiliriz. O da suç düzenlemelerinin yer aldığı bölüm başlığından hareketle özel hayata ve hayatın gizli alanına ait olup, kişinin başkaları ile paylaşmadığı ve alenileştirmediği kişisel bilgiler olarak anlamak gerekir.

Buna göre kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı veya cinsel hayatı ile ilgili verilerinin kaydı, bir başkasına verilmesi veya ele geçirilmesi bunlar hassas veriler oldukları için mutlak olarak cezai yaptırımlarla korunmaları gereken kişisel verilerdir.

Bu kapsamda kişilerle ilgili bilginin; ilgili kişi tarafından alenileştirilmemiş, üçüncü kişilerle paylaşılmamış, bilinmesinin kişinin yaşam şekline, ekonomik ve finansal ve bilişim alanına zarar verme ihtimali bulunan bilgiler olması halinde kişisel verilerle ilgili suçların konusunu oluşturmalı. Bunun dışında kalan kişilerle ilgili diğer bilgiler ise ancak kullanılış amacına göre hakaret, dolandırıcılık gibi suçların konusu olmalı ve hukuki ve idari yollarla korunmalıdır.
Ceza hukukunun konusu olabilecek kişisel verilerin sınırları bu şekilde çizilmiş olsaydı, telefon numarasının bu kapsamda yani kişisel veri olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılacaktı.

3-Dava konusu olayda, TCK&#;nın maddesi anlamında kişisel veriyi verme veya ele geçirme söz konusu değildir.
Katılan daha önce telefon numarasını rızasıyla sanık Turgut’a vermiştir. Halen kanunlaşmayı bekleyen Kişisel Verileri Koruma Kanun tasarısının 5. maddesi, ilgili kişisinin kendisi tarafından alenileştirilmiş bilginin ilgili kişinin açık rızası aranmaksızın işlenebileceğini kabul etmiştir. Bir eylemin suç olarak kabul edilip cezalandırılabilmesi için o eylemin toplumda en azından haksızlık oluşturduğu veya hoş karşılanmadığına dair bir kanının bulunması gerekir.

Telefon numarasının verilmesi veya alınmasını yasaklayan açık bir düzenleme bulunmayan bir alanda yorumla suç oluşturulmaktadır. Birisine telefon numarası vermenin ve almanın suç olduğunu kabul ile eylem kamu adına soruşturulan bir suç olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu suçlarda ilgilinin rızası önemli değildir (TCK, m/2), suç soruşturması ve kovuşturması şikâyete tabi olmadığından mağdurun üzerinde tasarrufta bulunabileceği bir hakkın var olduğu söylenemez. Bu suçlar bakımından bireyin değil, kamunun menfaatlerinin ağır bastığı kabul edilmiştir. Dolayısıyla bu suç bakımından ilgilinin rızası hukuka uygunluk sebebi değildir. (Veli Özer Özbek, Mehmet Nihat Kambur, Koray Doğan, Pınar Bacaksız, İlker Tepe, Türk Ceza Hukuku, Özel Hükümler, 2.B,Ankara , s)
Katılan şu aşamada şöyle bir beyanda bulunsa, “telefonumun verilmesi veya ele geçirilmesi nedeniyle yapılan kovuşturma nedeniyle şikayetçi değilim ” beyanı karşısında bu kovuşturmayı kamu adına takip ettirmede kamu menfaatlerinin ağır bastığı hangi durum vardır?

Tüm açıkladığımız bu nedenlerden dolayı mahalli mahkemenin beraat kararının yerinde olduğunu düşündüğümüzden sayın çoğunluğun telefon numarasını alma veya vermeyi TCK madde kapsamında suç olarak değerlendiren görüşüne katılmıyoruz.

İzinsiz numara paylaşımına hapis cezası

Her geçen gün artan kişisel verilerin korunmasına yönelik risk ve tehditler, sürdürülebilir veri koruma ve uyum politikalarının benimsenmesi gerekliliğini ortaya çıkardı. Nisan 'da yürürlüğe giren KVKK'nin çok ciddi idari para ve hapis cezaları getirdiğini belirten avukat Gür Gürsoy, konuyla ilgili bilinçlenmenin hızla artması gerektiğini söyledi. Bu kanunun yalnızca şirketleri kapsadığı ile ilgili yanlış bir algının hakim olduğunu söyleyen Gürsoy, bir kişinin rızasını almadan cep telefonu numarasının üçüncü kişiyle paylaşılması durumunda Türk Ceza Kanunu'nun /1'inci maddesi gereği hapis cezası ile karşı karşıya kalınabileceğine dikkat çekti. Gürsoy, "Tamamıyla iyi niyetli olduğunuzu düşünseniz bile bir suç işliyor olabilirsiniz. Bir gazeteci olarak biri sizin numaranıza ihtiyaç duyarsa ben de size sormadan verirsem benim hakkımda suç duyurusunda bulunabilirsiniz. Kişisel verilerimi rızam dışında 3'üncü kişiyle paylaşmış, diyebilirsiniz. Ben bir anda farkında olmadan sorumlu hale gelirim. Hepimizin bu bilinci kazanması lazım. O kişinin şikayeti olursa yargılama neticesinde 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası hakimin takdirinde. Bir cep telefonu numarasını kafanıza göre paylaşmanız sizi bir anda böyle bir cezayla karşı karşıya bıraktırabilir. Bu nedenle numara paylaşırken dahi çok dikkatli olmanız gerekiyor" dedi.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası